Haftalık Eurobond Raporu (14 Şubat 2022) - 14 Şubat 2022

 

Geçen hafta Ocak ayı ABD enflasyonu takip edildi. Yıllık bazda %7.3 olarak beklenen tüketici fiyat endeksi %7.5 olarak açıklandı. Çekirdek enflasyonun da %6 seviyesine yükseldiğini gözlemledik. Enflasyonun alt kalemlerine bakıldığında en yüksek katkıyı ikinci el oto, enerji ve gıda kalemlerinin yaptığını görüyoruz. Bu açıdan emtia fiyatlarının enflasyon üzerinde oluşturduğu baskı net şekilde hissediliyor. Bu veri sonrasında Fed’e yönelik beklentiler ise daha da şahinleşti. Mart ayında daha önce 25 baz puan artırım bekleyen piyasa katılımcıları, artık veri sonrasında 50 baz puan artırımı daha olası buluyor. Ayrıca 2022’nin tamamı için de 6 kez faiz artırılabileceği düşüncesi yoğunlaşıyor. Bu nedenle Mart ayı Fed toplantısı oldukça kritik ve oyun değiştirici olarak konumlandırılabilir. Fed üyesi Bullard’ın Temmuz ayına kadar yapılacak 4 toplantıda da faiz artırımına işaret etmesi piyasalar tarafından negatif algılandı, tahvil faizleri sert şekilde yükseldi, başta teknoloji hisseleri olmak üzere endekslerde de %2’ye yakın satış görüldü. Enflasyon verisi sonrası ABD 10 yıllık tahvil faizi %1.85’den %2.06’ya kadar genişledi. Avrupa’da ise getiriler 2018’den bu yana en yüksek seviyelerde işlem gördü. Almanya’nın 10 yıllık tahvil faizi %0.29’a, Fransa’nın da 10 yıllık tahvil faizi %0.76’a kadar artış gösterdi.

 

Gelişmekte olan ülkelerin risk primlerinde ortalama 0.80 baz puanlık artış gözlemlenirken, Rusya tarafındaki siyasi gerilimin tekrar yükselmesiyle Rusya’nın CDS’i 210’nun üzerinde işlem görürken, Endonezya ve Güney Afrika’nın risk primlerindeki gerilemeler dikkat çekti. Risk primlerindeki kısmi yükselişler nedeniyle GOÜ’lerin uzun taraflı eurobondları yatay hava performans sergiledi. Yurt içinde ise kredi piyasası için Fitch’in ratingi ön plandaydı. Rating kuruluşu Türkiye’nin kredi notunu BB-‘den B+’ya indirirken, notun görünümünü ise “negatif” olarak teyit ettiğini açıkladı. Böylece hazine eurobondlarınında ratingi B+’a revize oldu. CDS geçen hafta GOÜ’lere göre pozitif ayrıştı diyebiliriz. 35 baz puan düşerek 510 puan seviyesine kadar geriledi. Risk priminin düşmesiyle Hazine, banka/özel sektör eurobondları pozitif seyir izledi. Hazine eurobondlarının kısa ve uzun taraflı kıymetlerinde çoğunluk olarak yabancı yer alıyorken yerli ağırlığı düşük. Kısa tarafta da yerliler genelde alıcı tarafta yer alıyorlar. Hazine’nin en son ihracı olan 2033 vadeli kıymetin getirisi %7.76’den, Vakıfbank’ın 2022 vadeli kıymetin getirisi %2.77’den ve CCI’nin son ihracı %4,38’dan haftayı tamamladı.

 

Geçtiğimiz haftanın en dikkat çeken kıymeti Sasa Polyester’in 2026 vadeli paya dönüştürebilir(convertible) tahvili oldu. Kıymetin fiyatı kabaca 1,18 EUR değer kazandı. Bu hafta yurt dışında ABD tarafında ÜFE ve FOMC toplantı tutanakları, yurt içinde ise TCMB’nin faiz kararı yer alıyor. Risk priminindeki oynaklıktan ve ABD-Avrupa tarafındaki tahvil faizlerinin yukarı yönlü seyirinden dolayı yatırımcılarımıza Hazine’nin kısa taraflı kıymetlerini öneririz.

PDF Dökümanı Görüntülemek İçin Tıklayın